Hoca Ahmet Yesevi’nin İnsana Bakış Açısı

Hoca Ahmet Yesevi deyince ilk aklımıza gelen onun yüce gönüllü oluşu ve Türkistan bölgesinin İslam’la tanışmasına gösterdiği katkıdır.  Nasıl damla, denize ulaşınca huzur buluyorsa, Ahmet Yesevi’de denize ulaşmaya çalışan damla gibi dünyada çalışarak insanlık için uğraşmıştır. Adeta tüm insanlık için kendini hak yolunda feda etmiştir.

Yesevi’nin Divan-ı Hikmet adlı eserine baktığımız zaman Önce İnsan öğesinin öne çıktığını görürüz… Bakın ne yıllar önce bizlere verdiği mesaj şöyle:

 

Kulu görsem, kulu olup hizmet eylesem ,

Toprak gibi yol üstünde yolu olsam ,

Aşıkların yanıp uçuşan külü olsam ,

Hem dem olup yer altına girdim ben işte(Divan-ı Hikmet, 27).

 

Hakikat bilmeyen insan değildir. (Divan-ı Hikmet36)

Dertsiz insan insan değil, bunu anlayın(Divan-ı Hikmet54)

Aşksız kişi insan değildir, anlsanız(Divanı Hikmet59)

Dünyayı seven kişi şüphesiz bilin insan değil(Divanı Hikmet 119)

Gafil insan görüp ibret almaz imiş (Divan-ı Hikmet111)

 

 

Razı olup kulluk eyleyen olur akıllı

Cahil insan birbirinden ayrılmaz olur(Divanı hikmet127)

Kul olsan sıkıntı çek gafil insan

Akıllı isen ganimetidir sana şu dem (divanı hikmet10)

“Hazreti Bektaş Veli, Ahmed Yesevi’ye, kulu Allah’a götüren yol nasıldır, diye sordu. O da: – Sana müjdeler olsun. Eğer sen onun yolunda olmasaydın bu soruyu sormaz, Allah da sana bu soruyu sordurmaz dı, (Kitabü’l-Fevaid, 28′ den naklen öztürk, 289.)

 

Yazık, insan kendi kadrini kendi bilmez;
Benlik kılıp iyileri göze iliştirmez
Hû sohbetini kuran yere kaçıp gelmez;
O vefasız ahde ne diye vefa eylesin?

İnsan odur, fakir olup yerde yatsa,
Toprak gibi âlem onu basıp geçse,
Yusuf gibi kardeşi köle diye satsa;
Kulun kulu, o gün ne diye heva eylesin?

Yorum yapın