Beyoğlu Başkanı kitap okuyor mu?
Röportaj: Fahri Sarrafoğlu
Üç dönemdir Beyoğlu Belediye Başkanlığı görevini yürüten Ahmet Misbah Demircan ile daha önce gerçekleştirdiğimiz söyleşiden kısa notlar. Kendisi ile kültür ve gençlik üzerine konuşmuştuk: İşte söyleşimizden öne çıkan başlıklar:
Gençlerin siyasete bakışı konusunda neler söylenebilir? Sizce gençler siyasetle ne kadar ilgilenmeli?
Gençler siyasetle mutlaka ilgilenmeli. Siyaset demek toplum bilimi demek. İnsanların, -kültürel ve sosyo-ekonomik yapılarına göre- bulundukları coğrafyada birlikte yaşadığı insanların ne algıladığını, neye göre hareket ettiklerini, neye tepki verdiklerini mutlaka bilmesi gerek. Bu anlamda bunu bilmeden, siz ailenizi de çevrenizi de müşterinizi de yönlendiremez, bir ürün üretemez ve bunu pazarlayamazsınız.
Siyasete sadece ‘siyasî partilerde görev yapma’ anlamında bakmamak gerek. Bir siyasetçi, içinde bulunduğu toplumun nabzını tutan insandır. Esnaf böyledir, çevresine duyarlı bir insan da böyledir. Hangi meslek grubu olursa olsun insana yönelik iş yaptığımız sürece siyaset bilimine böyle bakmak gerek. Böyle baktığı ölçüde insan hayatında başarılı olur.
Siyasetin yaşı var mıdır? ‘Şu yaştan itibaren siyasete girmeli insan’ diyebilir miyiz veya siyasetin yolu nereden geçer?
Bu anlamda siyasetin yaşı yoktur. İnsanlar yaşı kaç olursa olsun siyasetle ilgilenmeli. Toplumun beklentilerini algılamalı. Aktif olarak toplumun beklentilerini bilen biri ticarette ve kişisel ilişkilerde başarılı olur.
Gençliğe yeterli yatırımın yapıldığına inanıyor musunuz?
Hayır.Daha çok şey yapılması lazım.İnsana yapılan yatırım hiçbir zaman yeterli olmaz.Gençler bizim hedefimiz ve yarınlarımız. Onlar ne kadar iyi yetişirse bu toplum o kadar iyi olacaktır.Bunu temelde kabul etmek lazım. Bu uzun bir yarış. Eğer dünyanın bir ülkesindeki insanlar uzaya gittiyse ve biz daha bu çalışmaya başlayamadıysak dünyanın ölçüleri içerisinde oraya gelmek için dahi büyük yatırımlar gerekli.Yapılanlar her zaman için yetersiz.
Peki, kitapla kütüphane ile aranız nasıl desek?
Sizce yerel yönetimler gençleri nasıl sahiplenmeli? özellikle kültür ve sanata ilginin artırılması için şahsî görüşleriniz nelerdir?
Beyoğlu Belediyesi Kefken Çevre Yaz Kampı’nda her yıl binlerce çocuk tiyatro, resim, müzik dalında eğitim alıyor. Kişisel becerilerini artırıp kendi dünyalarında yaratıcılıklarını geliştiriyor. Kendini tanıyan, kendiyle barışık, toplumu algılayan ve gelecek hedefi olan çocuklar burada yetişiyor. Burada aynı zamanda Beyoğlu’nun geleceğini inşâ ediyoruz. Yerel yönetimlerin gençlerle ve kültür sanatla iç içe olması gerekir; aksi takdirde genç nesil kendini keşfedemez. Hayata bakması gereken noktadan bakamaz; kendisi için, toplumu için ve ilçesi için artı değerler üretemez.
Siyaset dışı nelerle ilgileniyorsunuz, yahut ilgilenmeye vakit bulabiliyor musunuz?
Yeni insanlar tanımayı, onlarla sohbet etmeyi, soru sormayı, seyahat etmeyi ve güzel olan şeyleri takip etmeyi seviyorum. İş ve siyaset hayatımda en önemli verilerin bunlar olduğunu düşünüyorum. Bunlar sizin yıldızlarınız, starlarınızdır. Onların peşinden giderseniz bir yerlere varırsınız. ‘Bir şeye ilgisi olmayan insanın hayata ilgisi yok’ demektir zaten.
Kitap okur musunuz ya da kitap okuyacak vaktiniz olduğunda ne tür kitapları tercih edersiniz?
Benim duygu dünyama hitap eden her şeyle ilgilenirim. Kitap okumakta vakit yetersizliği yüzünden zorlanıyorum. Ama yine de çok dile düşen, çok konuşulan yayınları özellikle takip ediyorum.
Gençlerin kitapla buluşması için çabalıyoruz
Hizmet anlayışımızda çocuklara çok önem veriyoruz. Biz ilçemizde 2 projeden birini çocuklarımız için yapıyoruz. Bu bakımdan 2010 yılını çocuklara ayırdık. Onlar için 2010 Beyoğlu Çocuk Buluşmaları kapsamında Semt konaklarında, Turabibaba Kütüphanesi’nde, gençlik merkezlerinde, ilçenin her noktasında birçok etkinlik düzenleyeceğiz. Bu etkinlikler ilçede yaşayan çocuklarımızı tarihin, kültürün ve sanatın etrafında buluşturacak. Çocuklarımız yaşadıkları kentin ve ilçenin tarihini ve kültürünü öğrenirken, birbirleriyle kaynaşmayı ve dayanışmayı öğrenecek. Her şeyi çocuklarımız için yapıyoruz”
Çocuklarınıza siyaset öncesinde ne kadar zaman ayırıyordunuz, şimdi ne kadar zaman ayırabiliyorsunuz?
İki kızım var. Belediye başkanlığı öncesinde daha çok zaman geçiriyorduk. Ancak şimdi biraz daha dar bir zamanımız var. Çocuklarım da bundan şikayet ediyor. Onlara kaliteli zaman ayırmaya çalışıyorum. Belki bütün günümü onlara ayıramıyorum. Ancak vakit ayırdığımda da ona ait özel bir vakit ayırdığım hissini vermeye çalışıyorum. Buna hem benim hem çocuklarımın ihtiyacı var.