İTÜ’lü gençler, mezun olmadan iş sahibi olacak

Öğrencilerin mezun olduktan sonra daha rahat iş bulmaları için İTÜ Vakfı’nın başlattığı eğitim seminerlerinin ilki yapıldı. Öğrencilerin mezun olduktan sonra daha rahat iş bulmaları için İTÜ Vakfı’nın başlattığı eğitim seminerlerinin ilki yapıldı. İTÜ Vakfı Genel Sekreter Yardımcısı Cem İpek ve İTÜ Vakfı Dergisi Yazı İşleri Müdürü Hatice Yazıcı tarafından yapılan konuşmalardan sonra “Genç Arılar”, Kişisel … Devamını oku

Mucit nasıl yetişir?

Geleceğin Mucitleri nasıl yetişir?

Başkan Gürakar, ülkemizin her bir şehrinde ve her bir ilçesinde bir bilim parkı açılması gerektiği üzerinde durarak aslında buna gücümüz var ama yeter ki ilgi ve destek olsun, diyor.

Bilim parklarının ne işe yaradığını ülkemizdeki çoğu kişi bilmiyor. Oysa gelişmiş ülkeler bilimin temellerini bu özel mekânlarda atıyor. Mucit Çocuk Derneği hem yerel yönetimleri hem de vatandaşı bilim parklarıyla tanıştırmak istiyor.

Devamını oku

Nasıl iyi bir spiker olunur?

HABER7 – Fahri Sarrafoğlu’nun röportajı
BSF Akademi öğretim üyelerinden Nuriye Özen Toraman, ile sunuculuk mesleğinin perde arkasını sorduk ve bakın Özen, bizlere neler söyledi?

* Sizi tanıyabilir miyiz?
Amasya doğumluyum. En son İTÜ Türk musikisi devlet konservatuarından mezun oldum. Aslında müzik öğretmeniyim ama hiç yapmadım.1993 yılında İstanbul belediyesinin kurduğu BRT televizyonunda spiker-sunucu olarak mesleğe başladım. Sırasıyla uzun yıllar TGRT’de haber spikerliği ve program sunuculuğu, STV’de ise yeşil elma programının sunuculuğunu yaptım. Şu anda STV’nin kardeş kanalı Mehtap TV’de de hafta içi her gün canlı olarak yayınlanan günışığı programını sunmaktayım.

Devamını oku

Tur-i Sina Manastırı’ndaki Peygamberimiz’in el izine ne oldu?

Balat’taki Tur-i Sina Manastırı’nda 400 yıldır duran Peygamber Efendimiz’in el izini temsil eden mermer, iki yıl önce sessiz sedasız yerinden kaldırıldı.

Bunu fark eden İstanbul sevdalılarından araştırmacı-gazeteci Fahri Sarrafoğlu, o günden bu yana el izinin peşinde…

Balat ve civarına sık sık gidenler bilir. Sahil yolunun ortasında taş ve tuğladan inşa edilmiş, tarihi 14. yüzyıla uzanan Tur-i Sina Manastırı vardır. Yerini biraz daha tarif edersek; manastır Eminönü’nden gelirken, demirden inşa edilen gri renkli Bulgar Kilisesi’nin biraz ilerisinden sola dönünce hemen sol kolda kalıyor. Açık adresi ise Balat Mürsel Paşa Caddesi No: 134 şeklinde. Yavuz Sultan Selim’in emriyle yaptırılan manastırın hem Müslümanlar hem de Hıristiyanlar için özel bir anlamı var. Müslümanlar için önemli; çünkü kapısının üstünde iki yıl öncesine kadar Peygamber Efendimiz’in (sas) el izini simgeleyen mermer bir taş vardı. Peygamberimiz’in Hristiyanlar’a verdiği emanı ifade eden mermere kazınmış bu el izinin üst tarafı maalesef kırık bir haldeydi. Manastır, Hıristiyanlar için de önemli, çünkü burası, Mısır Sina Çölü’ndeki dünyanın en eski Hıristiyan manastırı olan Tur-i Sina’nın İstanbul’daki şubesi. Balat’taki manastır, hâlâ Sina Başkonsolosluğu’na bağlı..

Devamını oku

Deniz Baykal da bu sabunu kullanıyor

Fahri Sarrafoğlu’nun haberi

Defne Sabunu, Doğal defne yağı ve kaliteli zeytinyağı kullanılarak yapılması halinde saç ve vücut için sayısız faydaları olduğunu söyleyen ve Antakya’da 51 yıldır defne sabunu üreten Tahir Çelikkaya,  defne sabunu, cilt için çok değerli bir temizleyici olduğunu ifade etti. Çelikkaya, defne sabununun faydalı özelliklerini şöyle sıraladı: “Bu özelliğinin yanı sıra, sağlık açısından gözenek açıcı özelliği ile sivilcelerin giderilmesine yardımcı olur. Ayrıca egzama, mantar ve deri hastalıklarına karşı faydalı olduğu uzmanlarca kabul edilmiştir. Saç ve saç derisi rahatsızlıklarında kullanılan  “Gerçek Defne” sabunu, saç köklerindeki hücreleri canlandırır ve saçı güçlendirme özelliğine sahiptir.”

Devamını oku

Peygamberimiz’in temsili el izi kayıp oldu

Balat’taki Tur-i Sina Manastırı’nda 400 yıldır duran Peygamber Efendimiz’in el izini temsil eden mermer, iki yıl önce sessiz sedasız yerinden kaldırıldı. Bunu farkeden bir İstanbul sevdalısı peşine düştü..

İstanbul sevdalılarından araştırmacı-gazeteci Fahri Sarrafoğlu, o günden bu yana el izinin peşinde…

Balat ve civarına sık sık gidenler bilir. Sahil yolunun ortasında taş ve tuğladan inşa edilmiş, tarihi 14. yüzyıla uzanan Tur-i Sina Manastırı vardır. Yerini biraz daha tarif edersek; manastır Eminönü’nden gelirken, demirden inşa edilen gri renkli Bulgar Kilisesi’nin biraz ilerisinden sola dönünce hemen sol kolda kalıyor. Açık adresi ise Balat Mürsel Paşa Caddesi No: 134 şeklinde. Yavuz Sultan Selim’in emriyle yaptırılan manastırın hem Müslümanlar hem de Hıristiyanlar için özel bir anlamı var. Müslümanlar için önemli; çünkü kapısının üstünde iki yıl öncesine kadar Peygamber Efendimiz’in (sas) el izini simgeleyen mermer bir taş vardı. Peygamberimiz’in Hristiyanlar’a verdiği emanı ifade eden mermere kazınmış bu el izinin üst tarafı maalesef kırık bir haldeydi. Manastır, Hıristiyanlar için de önemli, çünkü burası, Mısır Sina Çölü’ndeki dünyanın en eski Hıristiyan manastırı olan Tur-i Sina’nın İstanbul’daki şubesi. Balat’taki manastır, hâlâ Sina Başkonsolosluğu’na bağlı..

Devamını oku