Japonya’da gönüllü Türk elçisi

   

Türkiye’yi sevdi şimdi Japonya’da Türkiye için çalışıyor

 Röportaj: Fahri  Sarrafoğlu 

 

 

1990 Tokyo doğumlu olan Izumi  Saito, 1992 yılında (1,5 yasındayken) babasının is nedeni ile İstanbul’a gelir ve o günden beri İstanbul’a aşık olur. Özellikle İstanbul’un lalelerini çok seven Saito, değişik kereler Japonya’ya gider gelir ama İstanbul’da toplam 8 yıl kalır.  Saito, Japonya’da Türk Dostluk Derneğinin oluşmasına ön ayak olur ve özellikle oradaki Türk öğrencilerine yönelik çeşitli kültürel faaliyetleri de başlatır. Halen Japonya’da Türkiye’nin özellikle de İstanbul’un tanınması için devamlı çalışıyor. İşte kendisiyle yaptığımız röportajdan kısa başlıklar:
japonya2

 GÖNÜLLÜ İSTANBUL REHBERİ

 

Japonya’da yaptığınız faaliyetlerden kısaca bahsedebilir misiniz? Ne gibi faaliyetler yapıyorsunuz?

 

Japonya’da üniversitemde Türkiye’yi tanıtma amacıyla “Turcoholic (Türkiye hayranı)” adili bir kulüp kurdum, Simdi 1 senedir Türkiye’yi seven ya da ilgi duyan toplam 52 üyelerimle Türkiye’yle ilgili etkinlikler yapıyorum. Şimdiye kadar 3 grup, toplam 20 arkadaşımı İstanbul’a götürdüm ve gezdirdim. Grup üyelerime ay da bir defa Türkçe dersi veriyorum, Türkiye ile ilgili sergiler ya da etkinlikler olduğunda hep beraber gidiyoruz. Önümüzdeki haftaya da üniversitemizde “Türk günü ” etkinliğimizi düzenleyeceğiz.

 

TÜRKİYEYİ BİR UCUNDAN BİR UCUNA GEZDİ

 

Türkiye’de yaşarken nereleri gördünüz, hangi illerimize gittiniz?

 

Ailemle kaldığımda her tatilde farklı illerinize gidiyorduk… Ankara, Edirne, Çanakkale, Troya, Bursa, Kütahya, İzmir, Kuşadası, Fethiye, Antalya, Kas, Abant, Asos, Tosya, Tokat, Safranbolu, Nevşehir, Denizli, Kastamonu, Yalova, Ayvacık, Trabzon, Rize… gibi yerler…

 

 

İstanbul’da özellikle en çok sevdiğiniz ve tekrar gelsem bir daha mutlaka gitmeliyim dediğiniz yerler neresidir?

 

Beşiktaş, Ortaköy, Kuruçeşme ve Arnavutköy’ü çok sevdim.   Boğaz manzarasını cok seviyorum.  Türkiye’ye her gittiğimde mutlaka bu bölgeye giderim ve hiç bir şey düşünmeden sahilde yürürüm. Denizin kokusunu alarak… 

 

 

TÜRKİYE DEYİNCE AKLA HALA DEVELER GELİYOR

 

Peki, bir Japon vatandaşı olarak sizce ve sizin gözlemlerince Japon halkı Türkiye’yi nasıl biliyor, ya da Türkiye ile ilgili genel düşünceleri nelerdir?

 

Japon halkının Türkiye hakkında bilgilerinin yeterli olduğunu söyleyemem. Türkiye deyince kimisinin aklına çöller develer geliyor, kimisini aklına kebap ve dondurma geliyor. Gene de çoğu Japonlar Türkleri “Japonları çok seven millet ” olarak tanıyorlar ve çoğu kişi de tarihleri okudukça, kültürünüzü tanidikca kendimize çok yakin hissetmeye başlıyorlar.

 

YAZIM DİLİ İLE KONUŞMA DİLİ FARKLI

 

Türkçe öğrenirken zorlandınız mı, Türkçe öğrenirken sizi en çok yoran veya zorlandığınız kelimelerimiz atasözlerimiz mi ya da argolarımız mı ya da pratik cevaplarımız mı oldu?

 

Hiç zorlanmadım desem yalan olur açıkçası… Daha önce ailemle İstanbul’da yasadığımda sadece konuşma dilini öğrenmiştim. 1 seneliğine Anadolu lisesinde okuduğumda, terimleri ezberlemek çok zor oldu. Türkçede yazıldığı gibi okundu ve okunduğu gibi yazıldığı söyleniyor, ama aslında konuşma diliyle yazma dili arasında birçok farklar var. (yapıcam… Yapacağım gibi) ya da “Ben de ”  ve “Bende” gibi okunuşu ayni ama farklı anlamda kullanılan iki eklerini çok karıştırdım.

4

 

Japonca bizim için Arapçadan daha zor bir dil gibi geliyor… Ne dersiniz gerçekten zor mu? Sadece dil değil şekil bilmek de lazım sanırım?

 

Aslında Japoncanın Türkçeye çok yakin bir dil olduğu söyleniyor. Japoncada yazılar çok zor olduğu için belki öğrenmekten çekinebilirsiniz, ama gramer yapısına bakıldığında Türkçeyle ortak noktamız çok var. 

 

MÜSLÜMANLIKLA TERÖR EŞİT GÖRÜLÜYOR

 

Türkiye ile ilgili ön yargı var mı? Japonya da?

 

Maalesef Müslümanlıkla terörü direk eşit olarak düşünen insanlar var. Ve o insanlara göre Türkiye tehlikeli bir ülke olarak kalıyor akılarında. Ama tabi doğrusunu bilen ve Türkiye’yi çok seven insanlarımız çok fazladır.

 

 

 

Bizim için Japonya ile ilgili şöyle düşünce vardır teknolojik bir ülke,sabırlı , inançlı ve çalışkan bu ne derece doğru sizce?

 

Bence bu düşünceleriniz doğrudur. Depremden sonra insanlarımızın ne kadar sabırlı, saygılı ve çalışkan olduğu ortaya cıktı ve bu sadece diğer ülkeleri değil, bizi bile şaşırttı açıkçası. İnançlı olup olmadığımız konusunda, bence din konusunda çok fazla inançlı sayılmayız.

DEPREM SONRASI JAPONYA

 

En son deprem ve tusanami sonrasında hepimiz son derece üzüldük… Sizce şu an durum nasıl, ülkenin genel morali nasıl?

 

Su anda Tokyo’da yavas yavas her şey normale dönmeye başlıyor, ama her gün TV’den sığınakta yasayan vatandaşımızı görüyoruz ve çok üzülüyoruz. Genel olarak soğukkanlı olmaya çalışıyoruz, bu durumda da saygıyı unutmamayı çalışıyoruz. Bütün Japon millet el ele bu felaketle savaşıyoruz.

 

TÜRK ÖĞRENCİLERİNE TAVSİYE

 

Sizce oraya okumaya gelen Türk öğrencilerimiz ya da Türk vatandaşlarımızda gördüğünüz eksiklikler veya yanlışlıklar var mı?

 

Bence bu sadece Türk insanlar için değil, yabancı ülkelere giden bütün insanlar için geçerli ama her zaman Türk öldüklerini, Türkiye’yi temsil ettiklerini unutmamalıdır. Bir yabancı ülkeye gittiğinizde, sizin hareketleriniz ve davranışlarınız kendi ülkenizde olduğunuzdan daha çok dikkat çekiyor. Buradaki bir Türk insanin küçük bir tavrı Japonların içindeki Türklere karsı olan imajlarını etkilediğini hep aklında tutmaları gerekiyor bence. Tabi bunlar benim için de geçerliydi, o yüzden ben Türkiye’de kaldığımda hem Japon halkının gururunu korumak için, hem Türk insanların içindeki bize karsı olan güzel düşüncelerini kırmamak için dikkatli davranmaya çalışıyordum. Kendimizi kandırmamıza gerek yok ama gene de böylece kendi ülkemize olan gururu da artıyor bence. Japonya’ya geldiğinizde kendinizin Türkiye’nin temsilcisi olduğunuzu ve ülkenize karsı olan güzel imajlarının düşündüğünüzden daha kolayca yıkılabileceğini tekrardan hatırlamanız önemli olabilir.

Not: Bu röportaj daha önce www.sondevir.com sitemizde de yayınlanmıştır.

Yorum yapın