“İki bina arasında kalmış bir garip türbe “

“Yıkılmaktan son anda kurtulan bu garip türbemizin bir zamanlar ziyaretçiler tarafından dolup taştığını biliyor muydunuz? Şu an Basın Müzesi  olan binanın en altına sıkışmış adeta görülmesin diye her tarafı kapatılmış bu türbenin farklı bir hikayesi var.  Bu binada bir zamanlar Türkiye’nin ilk özel televizyonu “Star TV “ bu binada başlamıştı . İşte iki bina arasına sıkışmış olan “ Tez Veren Dede’nin” hikayesi.

20160619_092946_Burst01 (Kopyala)

 

Tez Veren Dede ile ilgili bir takım rivayetler var ama en doğrusu ise İstanbul’un Fethine katılan “Nimel Çeyş” olduğu yani  “ Müjdelenmiş Asker”  olduğu yönünde. Türbe, Divanyolu Caddesi üzerindeki Sultan II. Mahmud Türbesi’nin yanındaki Basın Müzesi binasının bitişiğinde yer almaktadır.

NEDEN TEZ VEREN DEDE?

Bir dostumun anlattığına göre “Tez Veren Dedenin” hikayesi öyle bildiğiniz, ne istiyorsa alıp-veren biri değil. Onun en büyük özelliği kendisine gelenleri can kulağı ile dinlemesi imiş. Evet, iyi bir dinleyici olduğu için o dönemde Gayri Müslüm teba da dahil olmak üzere gelip ona dertlerini anlatırlarmış. O’da bir psikolog gibi dinler “Allah hayır versin” dermiş. O’nun bu duasını alan kişi ya da kişiler de rahatlayarak çıkar dualarının hayırla gerçekleşmesini beklermiş. ..Evet, hikayesi böyle….

20160619_093003_Burst01 (Kopyala)

TÜRBE YIKILMAKTAN NASIL KURTULUYOR?

Bazılarına göre ise burada yatan zaat  meşayıhdan olup ismi Alî’dir. Çemberlitaş’taki Atik Ali Paşa Camii’nde vaazlar verir, onun sohbetini dinleyenler huzur içinde camiden ayrılırlarmış. Hatta sohbetinde bulunan ve camiden ayrılan kişiye yolda rastlayanlar “Yüzün nurlanmış, yoksa Tezveren Dede’nin sohbetinden mi geliyorsun” derlermiş. Bazı kaynaklarda, eskiden İstanbul’un en çok ziyaret edilen türbelerinden biri olan Tezveren Dede Türbesinı yıkılmaktan Şevket Rado’nun girişimi ile önlendiği belirtiliyor.

Yorum yapın