ZORLA EZBERLETTİRİLEN “LOGARİTMA CETVELİ

Yazının başlığına baktığınızda canım hiç logaritma cetveli ezberlettirilir mi? Diyebilirsiniz. Çünkü hakikat bu cetvelin ezberlenmesi zaten mümkün değil hem de ezberlenmeye de ihtiyaç yok ki elinde zaten cetvel var aç bak… Ama işin aslı öyle değil. İngilizler Hindistan’ı işgal ettikleri yıllarda Hintli öğrencilere logaritma cetvelini ezberletiyorlardı. Hepimizin bildiği gibi logaritma cetveli; belli bir mantık silsilesi içinde sıralanmış bir sayı cetveli değildir. Gerektiği zaman açar bakar kullanırsınız, ulaşmak o kadar da zor değildir. Peki, ezberlenmesi pek de mümkün olmadığı halde Hintli çocukların beyinlerini bu gereksiz bilgiyle neden dolduruyorlardı dersiniz? O körpe beyinler başka şeyle meşgul olmasın, işgal altındayız, sömürülüyoruz, gibi zararlı (!) şeyler düşünemesinler, beyinleri uyuşturulsun diye! Önceki gün İSO’da Hindistan ekonomisini anlatan bir seminer vardı. Oraya gittim ve bilişim sektörü konusunda Hindistan’ın bilişim konusunda ne kadar ilerlediğini görünce İngilizlerin başarılı olamadığına bayağı sevindim Türkiye adına ise üzüldüm. :))


Acaba bizim okullarda da mı Logaritma Cetveli ezberletseydik (!) Hindistan’ın bilişimde geldiği noktayı sizlere kısaca anlatmak istiyorum. Hindistan eğitimde kalktığı atakla bugün tüm dünyaya yazılım satan ve dünyanın dev şirketlerine programcı ihraç eden bir ülke halini almış ve son 7 yılki rakamlara göre bilişim sektöründeki ihracat gelirlerini %1500 artırmıştır. Ülkenin demografik özellikleri benzer bir gelişmenin Türkiye’de de mümkün olduğunu ortaya koyar nitelikte. Ekonomik açıdan bakmak gerekirse 2001 yılı sonunda Hindistan’ın GSMH’si 478.5 milyar dolarken, kişi başına düşen milli gelir yalnızca 460 dolardır. 2001 yılında yaşanan küresel ekonomik daralmaya rağmen Hindistan ekonomisi %5,4 büyümüştür ve daha da hızlı bir şekilde büyümeye devam etmektedir. Bu büyümenin hizmet kaynaklı olduğu ortadadır. Yazılım pazarında gittikçe hâkimiyetini artıran Hindistan, ülke ekonomisi için büyük bir katma değer oluşturuyor. Bu büyüme oranlarına rağmen enflasyon %3,5 civarında kontrol altında tutulmaktadır. Hindistan’ın toplam ihracatı 36,9 milyar dolarken bunun 7,8 milyar dolar gibi büyük bir bölümünün bilişim sektöründen yapılması ve bunun geride kalan on yıl içinde gerçekleşmesi bu sektörün ülke için önemini gözler önüne sermektedir. (2001 yılında Türkiye’nin ihracatında bilişim sektörünün payı 29 milyon dolar gibi düşük bir rakamdı.) Sektörün gelişmesi ve üniversitelere yapılan yardımlarla, 1994’te 145 bin civarında olan mühendislik öğrencilerinin sayısı 2002’de 424 bin’e çıktı (%192 artış) ve artmaya da devam ediyor. Hindistan bütün bu gelişmelerin sonucu olarak 2008 yılı için ihracat hedefini 60 milyar dolar, sektörel istihdam hedefini de 3 milyon olarak belirledi. Dünyadaki kredi ve değerlendirme kuruluşları bu hedefleri oldukça gerçekleştirilebilir buluyor. Fortune ilk 500 büyük firma sıralamasında ilk 250 firma yazılım ihtiyaçlarını Hindistan’dan karşılıyor. Bugün 95 ülkeye yazılım ihracatı yapılıyor. Hindistan bilgi teknolojileri kullanan hizmet sektörünün global hacmi 2005 yılında 611.4 milyar dolara ulaştı. Hindistan şu an pazarın yüzde 38’ini ele geçirme gücüne sahip. Bu sektöre yatırımın artmasıyla 2008 yılında 1.1 milyon kişiye iş imkanı doğacak. Evet Hindistan böyle…Türkiye nasıl? Türkiye’de yazılım sektörünün büyüklüğünün 250-300 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor. Bunun da sadece 100 milyon doları yerli yazılımcılarımızın elinde… Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) Başkanı Gültekin Günal’la yapılan bir röportaj da 2015 yılında 2 milyar dolarlık yazılım ihracatı yapmayı hedeflediklerini bildirdi. Devletin de yazılım konusunda stratejisini oluşturması gerektiğini belirten Günal, yazılımla ilgili gerekli iklimin yaratılmasının önemine değindi. Özellikle ihracatta, pazarlama konusunda destek sağlanması gerektiğinin altını çizen Günal, Türkiye’nin özgün yapabileceği tek konunun yazılım olduğunu vurguladı. Türkiye’nin teknoloji konusunda imajının değiştirilmesi için seferberlik içinde olmalıyız. Boynu büküklükten kurtulmamız lazım. Türkiye dünyada algısını değiştirerek ve teknolojiyle birlikte anılan bir ülke olmalıdır. Yazılım sektörünün ana kaynağı GENÇ İNSAN… Ee bu da Türkiye’de mevcut. O zaman neden gençlerimizi internet cafelerde Chat yaparken görüyoruz ya da sağda-solda görüyoruz..Burada iş KOSGEB ve YÖK’e düşüyor…YÖK’ü işin içine karıştırmayalım tamam ama)) bu gençlerin yazılıma yönelmesi gerekiyor. Bunun içinde inanamayacaksınız ama bir kişi için 1000 dolar evet bin dolar yetiyor…400 bin dolara 400 tane genç bulun. Bu gençlerden 3-4 tanesi bile başarsa bizim yaptığımız masrafın kat kat fazlasını elde etmiş olacağız..Evet hesap bu kadar basit mi? Basit dostlar basit de hadi diyecek bir heyecanlı girişimcilere ihtiyaç var. ÖNEMLİ NOT: Efendim parti kapatılır mı? Dolar yükselir mi? Şu olur mu bu olur mu? Değerli okuyucularım bırakın bunları. İnşallah bakın bir iki gün içerisinde hepsi düzelir, sakın cambaza bak cambaza diyerek cebinizdeki paranızdan olmayın…